Ayazda İki Yürek



hep bir yanim yarimlik, hep senden uzaktalik, hayattaki tek 'kimse'mden yoksunluk, yani kimsesizlikti... 
sadece sana sarilarak uyudugumda nefes alabiliyordum...
beni kollarina aldiginda, yüzümü masumiyetinin yurduna, o kimsesiz boynuna dayadigimda, kokunu kalbimle soludugumda... 
uykun benim cennetimdi... 
çünkü cennet sadece ikimizin olabildigi yerdi benim için... 
uykunda sadece ikimiz vardik... askima dar gelen sevgi sözcüklerine ihtiyacim yoktu orada...
sana sevgimi anlatmaya, ispat etmeye ihtiyacim yoktu artik...
seni yollarca, sehirlerce uzagindan sevdim. seni kelimelerce, siirlerce yakinindan sevdim...
seni dünya üzerinde sanki ilk kez benim için kalemi eline alip da yazdigin mektuplarca sevdim...
sensiz geçen gecelerde yüregimde biriken kiskançligin, öfkenin, kirginligin ve hasretin hummali karanligi, sana kavustugum anlarda sevinçten çildirmanin esiginde tarifsiz bir hazza dönüsürdü...
sana yeniden dokunmak, sanki bulutlara öpücükler kondurmak gibiydi...
huzurla huzursuzluk, hasret ve kavusma, ask ve öfke, merhamet ve acimasizlik,kirginlik ve bagislama her sey ama her sey sevgimizin taskin sularinda birbirine karisirdi.
iki kalbin bir ömre sigdirabilecegi tüm duygulari biz o kisacik anlarda soluk soluga yasardik...
hala seninle geçirecegim anlarin telasiyla tüketir gibi yasiyorum sensiz geçen günlerimi... 

Cezmi ERSÖZ

Not: Bu kitabın (Şizoften aşka mektup) bende yeri çok ayrıdır da.. Bu satırların bambaşkadır. Sen sevgilim, bir gün bu satırları kullanacaksın bana kendini ifade edebilmek için...

posted under |

0 yorum:

Yorum Gönder

Sonraki Kayıt Önceki Kayıt Ana Sayfa

Followers


Recent Comments